Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Çalışma Hayatında Kadın Paneli” ne iştirak etti.
Burada konuşma yapan Bakan Işıkhan, çalışma hayatı başta olmak üzere; kadınların ekonomik, hukuki, sosyal hak ve özgürlükleri konularının özellikle son 21 yıldır üzerinde hassasiyetle durulan ve bu alanda özel politika geliştirilen alanlardan biri olduğunu belirterek, “Bu politikalarımız, aynı zamanda gelecek yüzyılı inşa etme hedefimizin ve vizyonumuzun temelini oluşturmaktadır. Çünkü biliyoruz ki ancak; kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, genciyle birlikte değişime öncü olan toplumlar büyük başarılara imza atabilir. Nasıl ki tek kanatlı bir kuş uçamazsa, nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların desteği, gücü, azmi, yaratıcılığı olmadan da hedeflediğimiz kalkınma seviyesine ulaşamayız. Kadınlar; tarihimizin her döneminde toplumumuzun inşası noktasında büyük görev ve sorumluluklar almışlardır. Bizim kadim tarihimiz, kültürümüz ve inancımız, kahraman, yüreği cesaret ve azim dolu unutulmaz kadınlarla doludur” ifadelerini kullandı.
“Kadınların, Toplumsal Hayatın Her Alanındaki Aktivitelerini, Yetkinlerini ve Başarılarını Çok Kıymetli Buluyoruz”
Türkiye’nin bu noktalara ulaşmasında kadın emeği ve mücadelesinin önemli bir yere sahip olduğuna vurgu yapan Işıkhan, “Kadınların sosyal, ekonomik ve hukuki statüsü, onların bu konudaki özgürlükleri noktasında büyük mücadeleler vermiş ve bu alanda Türkiye’ye küresel bir vizyon kazandırmış Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da en çok önemsediği konuların başında geliyor. Bunun en net göstergesi; hükümet olarak ülkemizde kadınlara yönelik yaptığımız çalışmaların bugün geldiği seviyedir. Bugün bulunduğumuz noktayı her ne kadar yeterli görmesek de; kadınların, karar alma mekanizmalarından çalışma hayatına, sanattan spora varıncaya kadar toplumsal hayatın hemen her alanındaki aktivitelerini, yetkinlerini ve başarılarını çok kıymetli buluyoruz” diye konuştu.
Bakan Işıkhan, geçmişte vesayetçi zihniyetin insan onurunu ayaklar altına alan uygulamalarından en fazla zarar gören kesimin kadınlar olduğuna değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yarın, bizlere; Cumhuriyet tarihimizin en karanlık dönemini yaşatan 28 Şubat sürecinin yıl dönümünü idrak edeceğiz. Ülkemizin de içerisinde yer aldığı bu kadim coğrafya; demokrasinin, özgürlüklerin, hoşgörünün, insan hak ve yaşamına saygının anavatanıdır. Bizler ilim ve irfanın doğduğu ve hiçbir canlının zarar görmediği, aksine yüceltildiği, hürmet gördüğü bir medeniyetin temsilcileriz. Bu gerçek hiçbir şekilde yadsınamaz. Bu anlamda 28 Şubat sadece bir hak ihlali değil, bizi biz yapan değerlere de yapılmış bir ihanettir. Siyasi ve toplumsal tarihimizin utanç ve kara lekelerinden bir tanesidir. İnsanların inançlarından dolayı zulme, zorbalığa uğradığı o dönemlerin merkezinde de yine kadınlar olmuştur. Kızlarımız okul kapılarından çevrilerek en temel hakları olan; eğitim, çalışma ve inancını özgürce yaşama haklarından mahrum edilmişlerdir. Özellikle müsebbipleri tarafından ‘bin yıl sürecek’ tehditlerine maruz kaldığımız 28 Şubat’ın bu karanlık dönemi; kadınların kararlı mücadeleleri sayesinde tarihin çöplüğüne gönderilmiştir. Dolayısıyla 28 Şubat Postmodern Darbesi, kadınların toplumsal hayattaki demokratik mücadeleleri noktasında kadın mücadelesinin ve kazanımlarının da sembolü haline gelmesi bakımından oldukça önemli bir dönüm noktası olmuştur.”
“Bugüne Kadar Olduğu Gibi Önümüzdeki Yüzyılda da Kadınların Gücüne, Desteğine İhtiyacımız Var”
Bugün Türkiye’nin antidemokratik zihniyetin egemenliğinden kurtulduğunu kaydeden Işıkhan, “Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin bu yoldaki mücadeleleri ve AK Parti yönetim anlayışı sayesinde bu karanlık dönemi tarihe gömdük. İnanç ve kültür değerlerimizin bize vazettiği gerçek kimliğimize döndük. Geleceğin güçlü Türkiye’sine giden yolun; kadın erkek her bir insanımızın sosyal ve ekonomik kalkınma sürecinde imkanı ölçüsünde yer aldığı topyekun bir seferberlik şuurundan geçtiğini bilerek, kadınların çalışma hayatında daha çok yer alabilmesi için çalışıyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki yüzyılda da kadınların gücüne, desteğine ihtiyacımız var. Kadınların, çözüm odaklı bakış açısına, inovatif fikirlerine güveniyoruz. Bu alanda somut, kalıcı çözüm mekanizmaları üretiyor, fırsatlardan eşit ve adil bir şekilde yararlanmalarına yönelik etkin politikalar yürütüyoruz. Kadınların, her alanda fırsatlara erişim hakkına sahip olmasının gerekliliğine inanıyoruz.”
“Kadınların Karar ve İnisiyatif Alma Mekanizmalarındaki Konumlarını İyileştirecek, Çalışma Hayatında Çifte Standartlara Son Verecek Dönüşümler Gerçekleştiriyoruz”
Bakan Işıkhan, bir taraftan çalışma hayatının yapısal sorunlarını çözerken diğer yandan kadınlara pozitif ayrımcılık sağlayacak alanların çoğaltılması için gayret etiklerinin altını çizerek, “Kadınların özellikle karar ve inisiyatif alma mekanizmalarındaki konumlarını iyileştirecek, çalışma hayatında çifte standartlara son verecek dönüşümler gerçekleştiriyoruz. Bu anlayışla kadınları; işgücü piyasası, sendikal örgütlenme hakkı, çalışma saatleri, iş-aile uyumu gibi başlıca çalışma şartları da dahil olmak üzere her alanda güçlendirmeye; toplumda ve ekonomide daha etkin roller almalarına büyük önem veriyoruz” dedi.
Tüm bu faaliyetlerin temel hedefinin, kadın istihdamında istenilen ivmeyi yakalayarak, işgücüne katılma oranlarını ve istihdam oranlarını tarihin en yüksek seviyesine çıkarabilmek olduğunu ifade eden Bakan Işıkhan, “Geçtiğimiz 9 Şubat’ta; Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin öncülüğünde kadın istihdamı alanında yeni bir projenin duyurusunu yaptık. ‘Milli Müdafaadan Milli Kalkınmaya Türkiye Yüzyılı’nın Kadınları’ sloganıyla ‘İş Pozitif’ ismini verdiğimiz projeyi hayat geçirdik. Proje kapsamında, 10 Bakanlığımızın proje ortağı olduğu, tüm kamu ve özel sektör kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları arasındaki istihdam eşleştirme süreçlerini kayıt altına alacak, İş-Pozitif adı altında bir bilgi sistemi kurduk. İnşallah bu proje, bir seferberlik halini alarak yeni yüzyılı; emeğin, üretimin, çalışmanın yüzyılı yapma yolunda atacağımız büyük bir adıma dönüşecektir” değerlendirmesinde bulundu.
Işıkhan, 2024 yılının bir farkındalık yılı olacağına yürekten inandığını belirterek, “Türkiye’de, kadınların istedikleri ve azmettikleri taktirde başaramayacakları hiçbir şeyin olmadığına inanıyorum. Bildiğiniz gibi; biz sosyal paydaşlarımızla her daim dirsek teması içerisinde hareket eden, istişare ve ortak akla en fazla değer veren kurumlardan biriyiz. Bu anlamda projemize dair değerli akademisyenlerimizin, uzmanlarımızın, sosyal paydaşlarımızın görüş ve önerilerini çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
Işıkhan, panelin; gelecek yıllarda; Türkiye’yi bekleyen dönüşüm süreçleri bağlamında kadının çalışma hayatındaki yerine dair dönüşüm süreçlerine de hazırlık olmasını dileyerek, panelin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Bakan Işıkhan’a hediye takdim edildi.
İki oturumdan oluşan panelin birinci oturumunda “Sendikal Perspektifte Geçmişten Günümüze Kadın” başlığı altında; ‘TİSK’ in Sendikal Bakış Açısı ile ‘Kadın’ Özelinde Gerçekleştirdiği Çalışmalar ve G�